Monday, September 25, 2006

Gidiyorum,,,

Hani bazen çok ortalıklarda dolaşırım
Hani bazende telefonuma bile ulaşılmaz, hani yüzünü gördüm cennetlik oldum Muti dediğin anlar varya..

İşte o telefonun bile cekmedigi,
Mail adresinin dola dola kapanmaya yüz tuttugu

Psikolojimi oda ne demek unutup kendime Ben robot diye seslendigim anlardan birine gidiyorum.

İnşallah güzel haberlerle dönerim.
Hiç zannetmiyorum,
Ve
Biliyorsun
Her şey bombok...

Wednesday, September 20, 2006

Aşık arkadaşım gülmecesi ;)

Şimdi benim aşık arkadaşım var. Ama son zamanlarda çıldırdı kendisi. Bende diyorumki ona;
Abi ne ziftine aşık oluyorsun ki. Çıldırmış olmalısın. Bende bir vaktin -mişli geçmiş zamanlarında aşıktım biliyorsun halimi... Ne gerek var yahu. Hayat aşık olmadan da geçiyor. Tek Başıma Başım Kaşına demedik biz boşuna. ehhehe

Aşık konuşmuyor şarkı söylüyor sürekli, sürekli benide buhrana sürüklüyor. Lan acaba omu doğru söylüyor. Yaf de get diyorum o şarkı söyledikçe.

"Bir şey daha var;
kadife eldivenli demir leydi
ne demek, ne demek
ehehheh
o benim,, yaaaa"


Aşık;

Unutamıyorum - Barış Manço

Yıllar sonra yine karşındayım
Bırak biraz yanında kalayım
Sen tek mutlu ol başka arzum yok
Bense seni unutamıyorum

Duydum bugün evleniyormuşsun
Başkasının oluyormuşsun
Sen tek mutlu ol başka arzum yok
Bense seni unutamıyorum

Doya doya son bir görmek istedim
Çok yakışmış beyaz gelinliğin
Sen tek mutlu ol başka arzum yok
Bense seni unutamıyorum

Meraklanma tekrar gideceğim
Aranıza girmeyeceğim
Sen tek mutlu ol başka arzum yok
Bense seni unutamıyorum

Bense seni unutamıyorum
Bir türlü seni unutamıyorum

Aşık;
ıste olay budurrrrr.
oku oku daral
adam super yazıyor yaaa...

Ben;
ya olm bana kastınmı var
zaten ger ger gerilmiş durumdayım
çaldığım şarkılardan belli olmuyor mu,?

Aşık;
oluyooo bunuda dinle ne olacak
hem cıvı cıvıyı soker derler
bunu bılıyorsu deılmı

Aşık;
Anlıyorsun Değil mi - Barış Manço

Hava ayaz mı ayaz ellerim ceplerimde
Bir türkü tutturmuşum duyuyorsun değil mi
Çalacak bir kapım yok mutluluğa hesretim
Artık sokaklar benim görüyorsun değil mi

Zaman akmıyor sanki saatler durmuş bugün
Sonsuz yalnızlığımda birtek sen varsın bugün
Ya dön bana artık duyuyor musun beni
Ya çık git dünyamdan anlıyorsun değil mi

Bir resmin kalmış bende tam ortadan yırtılmış
Hani siyah kazaklı biliyorsun değil mi
Gözlerimden süzülen birkaç damla anıda
Senin sıcaklığın var anlıyorsun değil mi

Zaman akmıyor sanki saatler durmuş bugün
Sonsuz yalnızlığımda birtek sen varsın bugün
Ya dön bana artık duyuyor musun beni
Ya çık git dünyamdan anlıyorsun değil mi

Aşık;
ehuehueue
buda zuperrrrr.. bu paprcayla cok dolastım etrafta..
eeh begendınmı sarkı sozlerımı..

Ben;
efet
ama yeter ya
git aşkını itiraf et olm.

Aşık;
ıyıde ben ıtıraf ettm zaten
........
.......
............

Ben;
yavrim benimmm
kıyamam ben sana

Aşık;
bende kıyamıyorum ama
kıydılar bana
zaten hep böyle oluyor ya neyse
ota boka konuyor

Ben;
euhauehauheuhe
ortalığı fazla karıştırma bence sen,

Aşık;
Fil ile Kurbağa - Barış Manço

Çok zamanlar önce kara orman içinde
Yalnız başına tek bir erkek fil yaşardı

Bir gün dolaşırken nehrin kenarında
Kendi gibi yalnız kurbağaya rastladı

Gözleri birleşti kalpleri birleşti sevgiyle
Elele verdiler yanyana geldiler sevgiyle

Bütün kuşlar sustu akan ırmaklar durdu
İki kalp ile çarpti bütün orman bir anda

Nehrin kenarına uzandılar yanyana
Rüzgar fısıldarken dallarda yapraklarda

Hayaller kurdular her sevişen mutlu bir çift gibi
Uyuya kaldılar rüyaya daldılar onlar gibi

Birden sıçradi fil uykudan uyandı
Boş yere yanında kurbağayı aradı

Kabus zannettiği korkunç rüya doğruydu
Sevgilisi yanında cansız yatıyordu

Bir fil ancak kendi cinsinden bir fili severdi
Koskoca aşkı vücudu gibi çok ağır geldi

Aşık;
bunu bılıyormuydun

Ben;
hayır

Aşık;
oku bak.. ımkansız askk....
manyakmıyım neyim

Ben;
yenimi farkettin,?
saf hüsam

Aşık;
ehueuh
neden saf diyon simdi,

Ben;
bekle beni gelicem

Aşık;
senı nıye beklıım yaaa
beklemem ben artık
ılk onume cıkana yumulucam
mauahahahah

Ben;
manyak
sapıkk
lan aşık
sen yıllar sonra cıldırdın ha

Aşık;
buyrun benım
ben universitede cıldırdım
sonra da dıkıs hıc tutmadı

Ben;
neden seni sevdigimi dusunmuyorum biliyormusun
ehauhuehauheu
;)

Tuesday, September 19, 2006

Beni Kör Kuyularda...




Beni kör kuyularda merdivensiz bıraktın,
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
Ümit Yaşar Oğuzcan

Timur Selçuk Söylüyor ve Ben Dinliyorum,,,

Monday, September 18, 2006

Miras

Meleği meleğide anam yeşil kara
Anam canmı dayanırda söyle böyle dertlere
Oyy oyyyyy
Yavrey sulandırmış
Anam hakkın kurtlara
Zalım kurtlara
Gel koyun vazgeçde körpe kuzudan
Oyy oyyyyy
Amanın aman aman amannnnn
Yeryüzünün debere kefi bitmesin
Seni güden Çobanda zalım beni güdmesin
Aman aman Oyy oyyyyy
Dilerim Allahtan
Dizin tutmasın
Yüzün gülmesin

Gel koyun vazgeçde körpe kuzudan
Oy amanın aman aman amannnnn

Kasetteki en sevdiğim türkü

Laz Ziyanın bir taş plağı vardı ya hani ara sıra dinler dinler ağlardı. Benimde bir kasetim var ara sıra çıkar çekmecesinden dolar hafızama sonra geçmişe miras bıraktığım anıları da siler süpürür kitler çekmecesine...
Etle tırnak arası çok mu acıtırdı. Sağ gözüm olayı anlayamadan sol gözümden yaş geldi. Baktım acıdı ama geçti...

Friday, September 15, 2006

Bakın neler öğrendim ve yaptım...

Dostlar nasılsınız,?

Ben idarelik durumdayım. Neyse konu da bu değil zaten. Bakın ne yaptım....

http://seyreyleguzel.blogspot.com/
iste size soyledigim sitei acmıs bulunmaktayım. Yanlız kodlarından cıkan bir sorun yuzunden Fever ve Clevermaxx baya bir ugrastılar. Peki sorunu kim çözdü ben ben çözdüm. Çocukkende matamatiği çok sevmiştim gözünü sevdiğimin toplaması... ehehehahhe

Birde Fever den bir yenilik ögrendim. Diyelim Blog adresini takip ettiginiz bir arkadasın var. Hemen tıklıyorsun... Açılan sayfada Thunderbird 1.5 in tanıtımı var. Hemen indirin' e tıklıyorsun. İşte işletim sizteminizi secip programı ındırıyorsun. Sonra kurulumu yapıp programı calıstırıyorsun. Burdan RSS/RDF ve Blok kısmından kayıtları yönet diyorsun Ekle den RDF/RSS URL si kısmına http://xxxxx.blogspot.com/atom.xml sini yazıyorsunuz. Sonra ayarı kaydetmek icin dısa aktar diyorsun. Ve oluyor bitiyor... Tabi yazıları takip etmek için programda postaları indir demeyi unutmayalım ;)

Aslında Fever Outlook Express için olanını (RSS Popper) ögretmişti bana ama ben beceremedim. Bu şekilde olanını uyguladım ben. Bu ne işe yarıyor arkadasın yeni yazılar resimler ekledimi mail gibi ekrana dusuyor takip etmek kolaylasıyor. Sana hemen haber veriyor. Hadi hepinize kolay gelsin...

Madem yenilikleri söylüyoruz. Birde Google Labaratuarından haber verelim. Belki henüz haberi olmayan vardır aramızda. Ben en çok Google Suggest 'i kullanıyorum.

Kolay Gelsin Hepinize....
Ve Güzel bir hafta sonu geçirmeniz dileklerimle...

Thursday, September 14, 2006

Çocuklar gibi şenim


Evet kargo bugun oglen yemeginden az once geldi, çok seviçliyim.
Ne kadar karışık bir makine bu. Off offf hemen crato nun dediği gibi eve gidip kitapcıgı okumaya baslayacagım.
Bakın hemen ilk pozu verdim bile makinemle ;)
Ama foto Motorola V3i ile çekildi ;)
İlerleyen zamanlarda yeni bir blog daha ekleyip sayfama cektigim resimleri orda sergiliyecegim.
Hepimize hayırlı ugurlu olsun.
hehehehe
Makineme bir isim arıyorum. Evlat gibi birşey bu yaa ;) Artıkın isimle seslenecem ona ;PpPp

Heyyy bakın ben ne yaptım ;)
Bir WishList bunu crato nun sitesinde gördüm, yapmassam olmas ;)

Wednesday, September 13, 2006

Ar gelir Osman agama ar gelir Safiyeme karyola dar gelir

Selamlar Dostlar.
İnşallah iyisiniz. Ben ger ger gerilmiş durumdayım. (Bunun bir hareketi var ama siz göremiyorsunuz.)
Annemi çok özledim. Demin konuştuk babam hastaneden çıkartmaya gidiyormuş.Eve gelecek artık annecim en kısa vakittede bir omurilik profösörüne götürecem annemi fizik tedaviye sonuç vermeyen üç tane fıtık için ameliyattan başka çare yok demişlerdi belki de başka bir yolu vardır. 31 Ağustos sabahı hastaneye yatırdım annemi ve calısmaya geldım. O gun bu gun evin sorumlulugu bizim ustumuzde.

Annemsiz hersey yarım yamalak. Ben çok yoruluyorum. İlk kez pilav yaptım cumartesı gunu. Ellerime sağlık, afiyetle yedi babam ve zehra. Bende yedim. Ve anladımki ben pirinci cidden hic sevmiyorum prinçleri ayıklarken yıkarken bile bunu hissettim. Aç kalmamak için azda olsa yedim işte. Hem ilk yaptıgım pilav olduğu içinde yedim. Emel olmasa açlıktan ölürüz herhalde. Yemek yapıp getirdi bize. E ben nereye yeteyim, evin ütüsü, temizligi, toplanması, çamaşırı, bulaşığı bitmiyorki. Zaten çalışıyorum. Sıkıldım. Anladımki bana göre şeyler değil bunlar. Ya iş yapmakdan kaçıyorum demiyorum elbet yaparım ama bir evde butun ısler bır kısının sorumluluğu olmaz. Eğer öyleyse abicim ben baştan yan çizdim oynamıyorum. Ekimde kurs başlayacak ohh kurtuluyorum eve erken gitmekten. Bu ne abicim ya alışmamışım ben boyle. Bu kurs bitsin italyanca öğrenmek istiyordum ya ona başlayacam.

Hem zaten ben dün yarı profosyenel bir fotograf makınesı aldım. Yazmak dısında yenı bır hobım daha olacak. Zaten hobımdı cok severdım resım cekmeyı, artık daha profesyonel olacak işte. Bak makinanın ozellıklerını söliyeyim. Canon PowerShot S2 IS marka ve modelı budur. (Tıkla ustune ozellıklerı acılacaktır.) Gönlümde yatan aslan s3 olsada (oda sadece sıyah oldugu ıcın bununla aralarında 6.0 pıksel bırde 2.0" ekran farkı var o kadar.) ben s2 ve yanın 1 gb hafıza kartını volkanın kartına %8 indirim + 8 taksıt ımkanıyla aldım. Çok sevınclıyım. Bugun kargocularda kaldı gozum ama hala ups gelmedi. Yarınamı kaldı benım makina bilmemki. Tühh tühhh tühhh vahh vahhh vahhh. Bir vakıt ınsanbula gidip ders alıp guzel cekımler yapıp gelmekde ıstıyorum. Bakalım neler olacak. E habersız bırakmam sızı bende. 2, 3 yıl sonrada kendımce ufak bır resım sergısı olusturmak ıstıyorum. Genelde kapıları cok severım, kapı tokmaklarına bayılırım, birde portre resımler. Bunlar uzerınde yogunlaşıcam muhtemelen. Cunku kapılar hep ılgımı cektı. Yaşamayı nefes almayı özlemişim. Öyle bir kıvama geldimki, nefessiz kalmamı sağlayan herşeyden uzaklaşıyorum. Bu insanı uçsuz bir yanlızlığa götürsede bu durumdan memnunum. Çünkü herkez hakettiğini yaşıyor değil mi,? Demet Abla ;)

Öğlen yemeğinden dönerken babam elime mektubumu tutusturdu. Açtım baktım bir kurbaga optum prens oldu(gercegi bir sen bil birde ben) Bende ona Kurbağa prens dedim. Zaten ben bir premsesim. Premses,,,!(Cadı teyze premses ol çabuk dediğin günleri hatırlatırım;)) Çok özledim seni çok. Neden seni severim bilirsin demi bak herkezin önünde de yazayım. Beni çok önemseyen nadir insanlardan birisin, delinin tekisin, akıllısın, gülüyorsun, laflarıyla insanları vurmazsın ve kimseyi ele vermessin. Çünkü dostsun. Bir kan bağımız yok evet ama seni önemsemem için bunada gerek yok zaten. Kırmızı saçları şimdilerde sararmış tombul yanakları göşmüş, görmüş dostun, kardeşinden sevgi ve saygılarla. Yaşasın Kurbağa Prens. (Ben ona Fidel Derim Elalminda da.) Zaten şu hayatta Elalmindanın nasıl bir yer olduğunu bir tek o bilir. Çünkü o çizdi buranın haritasını. O gönderdiğin bom boş beyaz yaprak tan sonra dedim ki kendi kendime bu haritayi imha etmeliyim. Yaktım ellerini affet beni. Kimse bilsin istemedim. ama ben biliyorum senin parmaklarının uçları gösterdi bana bilmediğim yerleri. O yüzden bir sen bildin Elalmindayı bir de ben. Zaten bu yazdığımdan kimse bir şey anlamazki bir sen bir de benden başka. İnsanın kendi dili olması ne de hoş... Bak neleri çıkardım çekmecelerden ;)

-----

Yol

güneşin doğmasına az kalmıştı,
saate baktı,
bir de dışarı..
beklemekten yorgundu,
beklemeye alışmıştı ama;
sevmediği halde.

komidinin üstüne koyduğu kitaba uzandı,
bi kaç satır daha okumak için,
aldığı gibi bıraktı sonra kitabı yerine,
gözeri şişmişti, okuyamayacaktı,
çünkü çok ağlamıştı gece..
ağlatmışlardı onu!

son 1 haftadır,
güneşi ıslak gözlerle karşılıyordu,
böylece ağlamalarına şahit tutuyordu güneşi,
hem bahane ediyordu,
kolay kolay ağlamaz,
ağlarsa kolay kolay kurumazdı.

kalktı yerinden hışımla,
mutfağa koşarken,
"yetti be!"
diyebildi...
koridordan öteye taşıyamadı bedeni onu..
yığıldı, kaldı...doymamıştı daha..
bekleyebilirdi bir ömür daha!
gelmemişti...

adrenalin
01,07,2004
17;53

Friday, September 08, 2006

Kopda gel Ebda.. Kopda gel kızım....

Abidik Gubidik bir masal anlatıyorum şimdi;

Winamp ın talihsizliğimi benim üstüne basmışlığım mı bilmiyorum. Ulan gene o şarkı denk geldi ve ulan ben gene ağladım. Aslıda görmediler ağladığımı. Zaten kimsede inanmaz ağlayacağıma. Bilmedi kimseler bilmeyecekler. Beni hiç bir şeyin sarsamayacağını düşünür onlar. Ağlama kız sus, sussss. İnanmazlar onlara göre ben hayata kök salmışım, köklerimle bağlıyım yıkılmam. Zaten inanmazlarda vurgun yediğime. Bu yaşamın benim için bir hayal kırıklığından ibaret olduğunu söylesende inanmazlar, onlar beni hiç tanımadı zaten. Tanıtmadım da zaten. Ve benim gittiğim yerlere sokmadım kimseyi. İçimin yangın yeri olduğunu, aslında hep gülmediğimi göremezler gözlerimle. Cünkü bakmadım kimseye o şekilde. Ele vermedim ne kadar düşkün olduğumu. Zaten kimse inanmaz buna. Onlar kızdığımda nefretimin adiliğinin ne denli öç lü olduğunun da farkında değilmişler gibi ama korkuyorlarda bendeki öfkeden. Yanlız bilmiyorlarki cevizin özü kabuğunda değil. Aldandınız ve hep sizi aldattım. Adi bakışları üstünde dolaşan düzenbazın tekiyim aslında bilmediğiniz ve görmediğiniz. Gösterdiğim kadarından ötesine geçmediniz - geçemediniz - geçirmeyeceğim. Tek dişi kalmış canavarım ben tek başıma ve başım kaşına. İşte bundan öte köy yok. Gelmediniz gelemediniz gelemeyeceğiniz.

Eyvallah çekmeyi öğrendiğim günden beridir ki boynumu sağa kısarak elimi yüreğime götütür selamlarım gözümü ve gönlümü okşayanları, ağlatanları, acıtanları, güldürenleri kısacagı gözümün gönlümün oynaşını...

Hadi koçum eyvallah...

Şimdilik gidiyorum beni nerde bulacağını biliyormusun,? Yo yo yooo telefonun ucunda olmayacağım. Telefonun bir ucu olacak elbet ama beni sana baglamayacak. Ekranın karşısında da bulamassın beni. Hi friend başlıklı e-posta larda da. Evimin önünde yok ordada olmayacağım.
Şimdi bana dokunma. Otobüs duraklarına da gelme, hani beni dağılmış olarak toplayacağın bir çay bahcesi vardı ya orayada gelme. Seni göremeyeceğim. Bu terkin sebebi eylül. Ay eylül deli ediyor beni. Ulan boğazıma batıyor herşey.
Bak şarkı ne diyor;(Hani beni zamansız yere ağlatan mori mosforlum kadar içimi delip geçmeyen ama duyduğumda titrediğim o şarkı işte bak merak ediyordun.)

Farkında degilmiş gibi durma, aldırmasanda ağlıyorum.
Toy sevdalım ömre zarar yanım, tebessüm et yüzüm gülsün.
Nem varsa ugruna hazır, köle. Ayıplansa, yadırgansa.İçim razı.
Sensizlikten çok iyidir ölüm.
Yar yar yaşlanıyor bedenim
Yan yıkıl gece dağıl güneş ayy, İpi çekildi gençliğin zaman dar yar
Kapını sonsuza değin kapama yüzüme.
Yar yar ellerin illede yar.
Yan yıkıl gece dağıl güneş ayy
Acemisin yar eller ağlatır kal, kal
Kapını sonsuza değin kapama yüzüme, ne olur...
(Yıldız Tilbe - Yar)

rin tin tin redkite bir gün demiş ki;
usta bugün nereye gidiyoruz,
evlat eve dönüyoruz.
senin aradığın burada değil,
tamam usta,
hadi eyvallah,,,

Kaçabildiğim en ırak Elalminda.
Yaşasın Ebda...!

Thursday, September 07, 2006

DUA - 2

"Gökleri aralayıp,
güneşi gösteren Allahım.

Ne olur benim hayatımıda arala - güneşimi görmek istiyorum"

09,09,04
Ebda

Ben bu duayı ettiğimin/yazdığımın ertesi günü dularım kabul oldu. Güneşimi ve ardındaki güneşleri gördüm. Bazen şimşekler çaktı göklerde, bazen kısıldı gözler. Kapandı sandık aralığı, yanılmışım.
Ben bir güneş geçtim. Ardını gördüm. Ardıma gömdüm.

Hepinizin Berat Kandili Hayırlı olsun.
Otobüs duraklarını ve oralarda beklemeyi hep sevdim.
Bekleyeceğim ama gelmeyin.

"ALPHAN' IM"

MAŞALLAH Diyerek İzliyoruz, sonra yazıyı okuyoruz...

-Feda edebileceklerimden fazlasını sunuyorum sana.
-Hoşgeldin;
-Bitti dediğimde doğurganlığım, hep bir sonraya erteledi beni yaşam. (Biliyorum sen varsın.) Tenin annenin sütü gibi kokuyor, gözlerini bile açamıyorsun. (Bana en güzel hediyeyi getirdin badem gözlerini süzdürürken çevrende.) Açabilsen gözlerini neler göreceksin kimbilir,?
-İyiki o sığınaktan alelacele çıkıpda gelmişsin. Seni koruyan etten duvarlara elimle ilk dokunduğumda sevdim seni, bağlandım sana. (Korumalıyım seni.) Büyüyeceksin. Gözlerine zarar verenler olacak, düşeceksin etlerin kanıyacak. Bazen kalbin o minik kalp atışların daha da fazla atacak aşk için. Ben geldiğimde nasıl da tekmeliyordun o duvarları nasıl kucağıma gelmek istiyordun bu da onun gibi. Seveceksin sevileceksin.
-Bu, benim sevgim katliam yaratır. Bir nefesine, yok olurum senin için.
-Biliyoruz. Seni kucağıma aldığımda ağladığımı. Yarım yamalak bakışlarını yakaladım. Beni izledin. Seni Seviyorum.
-Bir hayat ellerimin arasında dolaşacak. Güçsüzlüklerine duyarsız kalamayacağım bir hayat.
-Garip. Hiç böyle korkmadım severken.
-Alarayı sever gibi sevemem seni ;) o benimle büyüdü, sen benim dışımda. Fidel benim dışımda.Biliyoruz o geldiğinde de böyle pır pır olacak eteklerim.
-Hoşgeldin Alphan'ım Canım.

Güneşi içinde büyüten tüm peri kızlarına dokunmuş güzellik.

Hoşgeldin.
|Aydınlattın beni...|
SENİ SEVİYORUM,,,

Esen M.
Ebda bir ADA
06,06,04
13;44

Tuesday, September 05, 2006

Aşk-ı Asi ve Aleksis' in Düğününden Kareler,,,(Vol. 2)

Herkez mutlu vay anasını....









Sanki ben atıyorum imzayı az kasılmamışım ;)









Ömür boyu mutluluklar... Sizi seviyorum,!

Aşk-ı Asi ve Aleksis' in Düğününden Kareler,,,(Vol. 1)

Maşallah diyerekten bakalım lütfen..! Tü tüüü tüüüü Maşallah.









Burda gördüğünüz iki kız harici diğerleri kız kurusudur ;)









Gelin çiçeğinden bana kalan parça ;)









Çok pis bakmışız ;) Gördünmü nasıl yayınladığımı eha eha ;Pp

Monday, September 04, 2006

Ne getirdiğimi merak ediyorsunuz değil mi,?(Vol.2)

Merhaba Dostlar,

-Bilmem bilirmisiniz Eylül ayı aşk ayıdır ve ben Eylül ayını çok severim...
-Sabah uyandım. Koca bir bardak suyu devirdim, uyandımmı yaptığım ilk iş bir bardak su, sonra yüzümü yıkamak. Terminal otobusunu kacırdım. Tam üç vesait değiştirerek Terminale ulaştım. Otobüsteyim ve yıllar sonra İstanbula gidiyorum. Ve her yerde bir tanıdık bulma huyum (çok tanınmış birisi olduğum burdan anlaşılıyor ;P) yanımda ösnur'un üniv. den hocasıyla ösnur'u çekiştire çekiştire geçti ;)
-Ataşehirde Kuzikam (Kuzenim) karşıladı beni. Canım kocaman olmuş ;Pp Göztepe kavşağına geldim ve teslimatı gerçekleştirdiler. Şimdi crato ve ben düğün arabasında fiyk atıyorus ;) Geldim kofördeyim. [Koförler, saçlarda fönler, tırnaklar, yüz bakımları zart ve zurtlar pek ayar olduğum durumdur. Ben koföre gittiğimde kadınları kocalarına sevgilileri sevgililerine fişekleyip çıkıyorum ;)]
-Veeeee Aşk-ı Asi canımın içi Ayşem dünya güzelim. Nasıl güsel bir gelin yüzü bu yüz. Hafızamndan silinmeyecek bir ifade bu ifade. (Belkide beni gördüğündeki özlediğindeki ifadedir olabilir ;))
-Ne demiştim ben heryerde birine rastlarım, bir ortaklığı bir tanışlığı bulurum. Koför çalışanları ve sahipleri ile aynı köyden (ikizdere - komes) çıktık. Bir muhabbet bir muhabbet. Bir baktım herkes cevremde. Madem hemserisin fönünü iyi cekelim. ehehe peki ;) Mesela galya evlendiginde de o koföre gitcem ben. otherside evlendiğinde de ;)
-Koförden çıktım kornaya bastık. Aman Allahım nasıl bir şehir bu. Arabanın önüne atlıyorlar. Canlı Canlı haberleri seyrettim. Tırs tırs korktum ön koltukta. Bu ne ya canım Bursam, Güzel İzmirim dedim kendime. Kimse beni bu şehirde yaşamaya ikna edemez. Kaybolma potansiyeli yuksek biriyim de onun için ;) Bundan kaç yıl önce Bursada kaybolmustum ;) Artık kaybolmam Bursayı biliyom ;)
-Damat bey rizeliler efendim. Bu memlekette karadenizli çok ;) Aleksis lerin evindeyiz. Ben aç tabi. Ne bulduysam yedim. Zaten ne bulursam yerim ben. Yemek ayırt etmem. (Yumurta ve Lahana hariç, bunlarıda kokuları için yiyemiyorum. Afedersiniz uzun bir burnum var eha ehahe, kokuya karşıda tiksintim ;Pp, bide teri güzel kokan bedenleri çok severim;))Birde evdeki 18 kiloluk japon balıgı ifadeli o minik begegi sevmek icin kaldırdıgımda göbegimi düşürdüm yada kaydırdım ki hala ve hala göbegim acıyor.
-Düğün salonuna gidene kadar dondum, korktum. Bir ara yavuz pencereyi açtı, anacımmm kaç tane el içeri girdi ay ben orda tırs tırs nası kapadığımı sasırdım.;) Sonra e5 trafigini gördüm. Yazık size ey istanbullular, yazıkki ne yazık. ;) düğün salonundayız. Bana bozuk para verinnnnn tuvalete girmem lazım.
-Düğün pastası, Ayşe, Aleksis, Işıklar ve duyduğum o hoş parça Bir sana bir de bana... Efendim bendenizde gelinin nedimesiydim damadın sağdıcıyla dans ettim. Sonra horon ettik. Sonra Dans ustası Kısa-Camel sıradan dansa aldı bizi, işk zıra benim ben uzaklardan taaaa uzaklardan geldim. Onun gibi dans edemedim ama bir şekilde uydurdum... Kesinlikle öğrenmek istiyorum bendeeee..Birde ne öğrendim biliyormusunuz; ben bilmem, ben oynayamam diyenden korkacaksın anacım. Şu othersideyi oynatacaksın abiler ablalar hatun eteklerini tuta tuta oynuyor bir oyana bir buyana.;) Galya nın sakin görünüşlü bir abla olduğunu sanırdım yanıldım, hemde acayip yanılmışım. Çıldırmışın 2 katı yahu bu. Carato nun öyle durduguna bakmayın adamda her telden var, oynuyo yahu. Gerçi damadımızı gecemes ama oynuyor ;Pp
-OFG geldi hemde yanında yabancı ve sakar sevgilisiyle ;) Ardındannnnnnnnnnn assolistimiz Kısa-Camel de teşrif ettiler ;) Amanın bu ne abuneeee,? Hiç değişmemiş yahu adam. İnsan yaşlanır değilmi biraz. Yok maşşallahı vardı. Ne diyoruzzzz: Allah sahibine bağaşlasın efendim ;Pp
-Ayşem cicegini attı, cicege elledim ama çiçek fadimenin kucagına gitti tühhh be anasını. Neyse ucundan bir tane kopardım be onu sahibine getirdim ;) Yani fadime benden önce evlenemessen artık çiçeğin hakkını verememiş olacaksın ona göre ;)))
-Hadi hoppidi hoppidi oynadık, Sarıldık sarıştık fotolar cektık. Pastamızı yedik, gazozumuzu içtik. Eeee saat geç oldu kalkalım artık biz. Bursaya dönmem lazım benim ;)Birbirimize sarıldık, hoşçakal dedik. Gelin ve Damat ı bırakıp gittik mi orhersidenin arabaya. Otherside, Rose, Galya, Aglaya, Ebda... Aglaya sevgilisiyle gitti. Kaldıkmı dört kız. Üstümüzde hiçbirimizin kendini içinde ait hissetmediği giysiler. Ve biz otoparkta o giysileri cıkartıp kot, tisört, spor ayakkabı yaptık. Vınnnnn, Ben baktım kızlar kimse görmedi ;)))))) Görmemiştiler ama artık duydular eha heaheh ahhea ;)
-Avrupadayız artık. Hadi Rose seni "Gay Bar'a" götürelim. Evet evet gidelimmmmmm Bende görmek istiyorum. Othersidecim senin yorumlarını okumustum saten.;) Ve baktım ki Galyada geliyor. Demekki deniz durgun olsada dalgalanıyor. İçimden diyorumki eyvah bir imajım var oda elimden gidecek.(Gitti ühühüh ;P) Mekanın adı Otherside Taksimde zihni sinir projeleri satılan dukkanın ordan yukarıda. Kapıda gülmek isteyen ama gulemeyen ve 3 kisiden fazlasını asansöre almayan bir delikanlı. -Otherside beni göstererek diyorki Bu sıfır beden binebilir. [Doğru gecen gün kendime ciddi ciddi sıfır beden bir etek aldım. Bu öglen gülcinle tartışıyorus. 40 beden üstü obez bedenidir. 40 beden şişko bedenidir. 38 beden balık etli bedenidir.(Gülçin 38 giyiyor da balık etli dedim diye kızdı herhalde iyi ama anacım senin bir oğluşun var ve maşşallah mis gibide balık etlisin. Hiç kızma bana, ben senin tüy siklet hallerinide bilirim.) 36 beden normaldir, idealdir. (Aslında 36 ve 38 beden iyidir güzeldir.) 34 beden zayıftır çok zayıftır.(Ben 34 giyiyorum, ama bazen oyle bir pantol denk geliyorki kesimi kalıbı 34 alırsan zıptırı oluyor 36 alıyorsun cok yakısıyor. o yuzden ben 35 beden giyiyorum ;Pp) 32 beden de vardır. Bu nasıl bir bedendir. Şimdilerde sıfır beden diye bahsedilir. Aman Allahım kimsecikler buna özenmesin. Zayıflık çirkinliktir, başka birşey değildir. Zayıflayarak güzel olunmaz.. Ve bana bakmayın benim derdim kederim çok yedikçe kilo almayan kırk yedi kiloluk, bir altmış sekizlik biriyim. Benim kadar çalışıp, bu kadar sorumluluğu olan kimse rahat edemez. Zaten ezeliyatım belli hep zayıf bir insandım. Mide tedavisinde aldığım kortizonlu serum ve ilaclar la aldığım kiloları saymıyorum o Esen ben degildim zaten. Neyse sadece gelelim 38 beden balık etli bedendir. eha heha heha Gülçincin kızma sakın ;P]aaaa nerde kalmıştım Asansörden iki iki cıktık. Ve ordayız. İçeri girdim iki tane abi birbiriyle öpüşüyor dakka bir ilk şok ;)Yaa çok garip.
Neyse bir masa ayarladık, Oleyyy Miler varmış cok severim. vokta redbul da denememiştim başarılı. Ve ve neler oluyor Galya beni kargasanın göbegine cekti evet. Evet ortadayız. Dünyanın merkezi olduğunu sanar ya insan bazen. Evet, orta tam ortada duruyordum. Olağanca çılğınlığımla hakim olamadığım reflekslerimle dans ediyordum. Ara sıra gözlerimi açıyorum, Fadimenin yanında bir abla memelerini titretiyor. Kıskandım onu maşşallahı vardı ;) eh ahehahae. Çok rahat bir ortam diledigimce dans edebiliyorum. Hiç bir bakış beni rahatsız etmiyor. Ortamda çekişmeli bakışmalar yok. Ayy saçın ne alemde diye sormuyorum çünkü gösteri yapmıyorum ki. O gece seyirlik olmayacaktım, ama oldum.. Bir vakit ne kadar merkezde dans ettim hatirmalıyorum. Dans platformuna cıktım. Galyayıda cektım yanıma. Evet ordayım.. Alanyadan tecrübeliyim, buranın nasıl koktugunu biliyorum. Hayatta herşeyin bir kokusu vardır. Nefretin, sevginin, isteğin, arzunun, dans pistinin.... herşeyin. Orda adının kaan olduğunu soyleyen gay de yanımda dans ediyorus. Anacım ben de kalca sallarım göbek kıvırırım amma velakin bu dehset durdum onu alkısladım. Kendisiyle cok cok sevdigım affedersin sarkısına klıp bıle cektık. Resmen intikam aldım. Anlatamam nası çıldırdıgımı. Zaten beni bir görseniz bir de pistte görseniz. Yani Her zaman bilinen "Esen Hanım" lığımdan eser kalmadı. Şimdi, bayılıyorum bu halime. Aslında insan her koşulda aynı. Aynı şeylerden her yerde nefret edebiliyor. Ama birde ortama ayak uydurmak ve eğlenmeyi bilmek var. Canımın istediği her şey benim için en kıymetli. Hiç kasmam kendimi, rahat biri olmuşumdur bu yüzden.
-Abicim gittigimiz yer gay bar. Adam iki dakka önce adamin yanagını yalıyor, sonra bakıyorum yanımda bitmiş. Bendekide oyle rahatlık ki; ,ipnemisin,? yok cinsel tercihin ne,? demin adam yalıyan abi simdi yok ben ipne degilim, eglenmeye geldim. ulan ben galyayı yalıyormuyum. yani kime sorsam ibne degil di o gece. ve yanıma hangi ibne geldiyle cok farklısın yaaaaaaa (birde uzatıyorlar işaret parmaklarıyla yanagını bastırarak), çok güzel gülüyorsun,, gerçek aşkı burda bulacagımı dusunmemiştim, nulur numaranı ver. Lan manyak mıyım ben. Demekki halk arasında ibnelik yapma olum deyimi burdan geliyor, canım cicim ayağı göt ayagı. Tastiklemiş olduk ;) Eğlenmeye geldim ben evlenmeye gelmedim. Hem benim sol elimde tek taşım yanındada alyansım var. Buda ne oluyor. Bu saftarozlar ibibikleniyor yanımda Othersidecim erkek savar gibisin maşşallah. Demekki öğrenecek çok sey var. Gece 5 arabası ile bursaya döndüm.

-Ağzınızdan çıkanlara dikket edin. Bir gece. İşim ateşle bütünleşmişken. Bir laf çıktı ağzımdan. Ve şimdi seyrediyorum... Celal'in dediği gibi. "Nefrete sevgiden çok daha güvenirim çünkü sahtesi olmaz..." Haklı bir laf. Lakin içimde zerre kadar nefretim yok hiç bir canlıya. Gördüm ki, birisi benim hakkımı haksız yere yediyse burnundan geliyor. Ve birisi beni haksız yere üzdüğünde canı yanıyor. Kimsenin hakkı öteki tarafa kalmıyor, seyirlik oluyorlar gözümüzün önüne, seyrediyoruz. Kimse öteye hak bırakmıyor. Bir gün çok içten ağladım bir laf ettim şimdi seyrediyorum. Allah yardımcımız olsun.
-Hepimizin...

Friday, September 01, 2006

Kişilik testi yapalım, durumumuzu değerlendirelim... ;)

Merhaba Dostlar, Bu mail bugün geldi bana. Bende sıkıldım hep biraz biliyormusunuz, çeşit olsun istedim. Sizleri teste tabi tutayım dedim. Bakayım nasıl bir kişiliğiniz var ;) Gerçi kişiliğimi bu test ele verdiyse yandım ki ne yandım ;) Benden balta sapı olmaz... Neyse ya azıcık eğlenelim. Testin cevaplarını nulurrrr yazın çünkü hangi kişilikler merak ediyor yazdıklarımı bende bunu merak ediyorum ;)

Başlıyoruz....

Size uygun olan resmi seçin sonra aşağıdaki açıklamasını okuyun, Yukarıdaki resimler psikologlar tarafından ortaya çıkarılmış. [Ebda anlatıyor; psikolog dedide aklıma komik bir şey geldi. Yani ben çok gülmüştüm. Benim bebelik bir kardeşim var, yani beraber büyüdüğüm bir arkadaşım. Adı rafet, komşu oğlu Rafet. O naptıysa bende ona uydum, beraber karınca da yedik, kumda taşda. Dedimya erkek fatma bendim ;Pp Mor kurdale çetesinin kurucusuda bendim. eha hahehahe, Ahh Deli Ayten nabıyordur simdi trabzonlarda. Neyse konu dagılacak. işte bu Rafetin annesi var Fatma Teyzem. Çok sever beni bende onu. Sen beni iyileştiriyorsun der yanına her gittiğimde. Kolaymı benı sırtında hastanelere taşımış kadındır Fatma teyzem. Fatma teyzem bir gün cama vuruyor Ayşeee (Anneme sesleniyor) aç kapıyı. Annem de içerden sesleniyor, ne oldu Fatma. Fatma teyzem bagırıyor. Ayşe psikiyatrim bozuldu. Ben iptal oluyorum elimde kumanda, cips tabağı yerde. Annem cevap veriyor dur Fatmam dur açtım kapıyı. Annem bana sesleniyor cabuk bize iki kahve yap konuscaz Fatma teyzenle. Demekki Fatma teyzemle Annemin sürekli psikiyatrileri bozuluyor ve onlar bu şekilde anlaşıyor. eha eha ehahehaheha ;))))] Defalarca test edilmiş, şekiller ve renkler değişerek bugünkü halini almış. Hangi resim size yakın geliyorsa seçin, 9 ana karakterden hangisi size uyuyor bulun.


Evet seçiminizi yaptınız. Şimdi sıra cevaplarda...

1 . İçedönük - Hassas - Kolay etkilenen Kendinizle ve çevrenizle ilgili düşüncelere etrafınızdaki çoğu kişiden daha sık ve daha derin bir şekilde dalıyorsunuz. Üstünkörü hareketler ve konuşmalardan nefret ediyorunuz. Geyik muhabbeti yapmaktansa yalnız kalmayı tercih edebiliyorsunuz. Ama yakın arkadaşlarınızla olan ilişkileriniz o kadar kuvvetli ki bu da size ihtiyacınız olan uyumu ve gücü getiriyor. Yine de yalnız başına kalmaktan hiç sıkılmıyorsunuz.

2. Özgür - Geleneklere karşı - Tutulamayan Kendinizi geliştirmenizi sağlayacak özgür ve kimseye bağlı olmayan bir hayat peşindesiniz. Hobilerinizde ya da işinizde sizi başarıya ulaştıracak yeteneklere sahipsiniz. Bağımsızlığa olan düşkünlüğünüz bazen sizden beklenilenin tam tersini yapmanıza neden olabiliyor. Öyle her gördüğünüz şeye üzerinde düşünmeden uyacak tiplerden değilsiniz. Aksine kendi fikirleriniz doğrultusunda gitmeyi yani akıntıya karşı kürek çekmeyi seviyorsunuz.

3. Dinamik - Aktif - Dışa dönük İlginç ve çeşitli işlere girebilmek için risk almaktan kaçınmıyorsunuz. Rutin bir hayat sizi etkisiz hale getirebiliyor. En çok sevdiğiniz şey tüm olaylarda başrol oynamak. Aslında olayları başlatan kişi de siz oluyorsunuz.

4. Ayakları yere basan - Dengeli - Uyumlu Komplike olmayan ve doğal bir yaşamı, bir aşkı ve işi amaç edinmişsiniz. İnsanlar size saygı duyuyor çünkü sizin ayaklarınız öyle bir yere basıyor ki herkes sizden destek alıyor. Siz de bu insanlara güven sağlamayı biliyorsunuz. Çok sıcak ve insancıl olarak tanınıyorsunuz. Basmakalıp ve çok abartılı olan herşeyi reddediyorsunuz. Modanın getirdiği yeniliklere de bağlı değilsiniz. Aksine, sizin için giyim pratik ve rahat olmalı.

5. Profesyonel - Pragmatik - Kendini tanıyan Hayatını eline alıp şansını kadere bırakmak yerine yaratmayı sevenlerdensiniz. Problemlerinizi pratik ve karışık olmayan yöntemlerle çözüyorsunuz. Günlük hayatınızda gerçekçi olmayı tercih ediyorsunuz. İşte ise herkes sizi sorumluluk sahibi olarak tanıyor. Sizin kendinize olan güveniniz sayesinde etrafınızdakiler de sizden güç alıyor. Fikirlerinizi uygulamaya koyana kadar rahat edemiyorsunuz.

6. Barışçıl - Tedbirli - Agresif olmayan Anlaşması kolay bir insansınız. Kendi özel hayatınıza ve özgürlüğünüze düşkün olduğunuz için de arkadaşlarınızı pek yormuyorsunuz. Bazen hayatın anlamını düşünmek ya da kendi kendinize eğlenmek için her şeyden uzaklaşıp yalnız kalmak istiyorsunuz. Bu yüzden de kaçabileceğiniz güzel mekanlar nerede biliyorsunuz ama siz yalnızlık düşkünü bir insan da değilsiniz. Sadece hayatın size vermiş olduklarını takdir eden,dünyayla barışık bir insansınız.

7. Dikkatsiz - Oyunsever - Neşeli Spontane ve özgür bir hayatı seviyorsunuz. Hayata bir kere gelinir ilkesinden yola çıkarak dolu dolu yaşamayı istiyorsunuz. Çok meraklı ve her yeni şeye açık bir insansınız. Tüm değişikliklerin sizi büyüttüğüne inanıyorsunuz. Bağlı kalmak kadar sizi sıkan bir şey yok. Sürpriz yapmaktan ve sürprizlerle karşılaşmaktan çok hoşlanıyorsunuz.

8. Romantik - Hayalci - Duygusal Çok duygusal bir insansınız. Olayları gerçekçi tarafından görmeyi reddediyorsunuz. Sizin için duygularınızın size söyledikleri önemli. Ayrıca yaşamda hayallere yer olması gerektiğini savunuyorsunuz. Romantizmi reddeden ve her şeyi akılcı bir yolla çözmeye çalışan insanlarla anlaşamıyorsunuz. Hayallerinizi, duygularınızı sınırlayacak her şeyi reddediyorsunuz.

9. Analitik - Güvenilir - Kendinden emin Hayatınızı insanların gözden kaçırdığı küçük değerli taşlarla doldurmayı seviyorsunuz. Bu nedenle kültür sizin hayatınızda önemli bir yer oynuyor. Yine de siz şık ve zarif duygularınızın çevreden etkilenmemesini sağlıyorsunuz. Sizin için zarif ve görgülü bir hayata sahip olmak çok önemli. Ve yine aynı tarzdaki insanlarla birlikte olmayı tercih ediyorsunuz.


Test Bitti....

Nasıl bir kişiliğinizi öğrenmede yardımcı oldumu test bilmem ama benim için üstüne bastın durumu oldu. Cevabımı soyleyeyım ben ikinci(2.) şekli begendim di ;)
Bugünlerde psikiyatrim bozuk affedin beni ;)

Kime ne,?

Gönlümde taş, sevgin üç kuruşluk,
Cimridir gözlerim zorlasan ağlamaz, kime ne?
Dostlar kısa bir sürelik çünkü vefasızlık diz boyu,
Anlatmam derdimi canım istemez, kime ne?

Kime ne karman çorman hayatımdan,
Kime ne yalan dolan masallarımdan,
Kime ne yavuklumdan, sevdalımdan,
Ben mutluysam!


Bir kadeh şarap, bir nefes duman,
Bir sıcak bakış bana yeter,
Bir kadeh şarap, bir nefes duman,
Bir sıcak bakış bana yeter, bana yeter...


Kime ne? / Özlem Tekin

**Bayılırım bu şarkıya, zaten özlem ablayı tek geçerim***